27 Haziran 2015 Cumartesi

Kuru yemiş ve Eriştenin Aşkı

Fotoğraf Merve Özkaya




Bu son derece basit uyduruk Erişte tarifi bir gece vakti kuru yemiş kaçamağı yaparken zihnimde canlanıverdi. Şu bademi ve Şam fıstığı tereyağında hafifçe kavursak dedim mesela...? Ne kadar leziz olur ve nasıl parlak görünür! Ama yağda çevrilmiş kuru yemişi tek başına yemek kadar saçma bir şey yoktu şu dünyada diye düşündüm. O lezzetin karışabileceği nötr bir yiyecek olmalıydı evrende ve bu nefis ev eriştesinden başkası olamazdı. Bir iftar vakti evimizi şenlendiren delişmen ortağım Merve Özkaya'nın üstünde denenmeliydi bu yeni tarif. Evet öyle de oldu.

Ne Lazım?

- Yarım kg. Erişte
- 50 gr. Şam fıstık içi
- 50 gr. ceviz
- 50 gr. kavrulmuş tuzlu badem
- İki dolu çorba kaşığı tereyağı
- zeytinyağı
- tuz


Peki Ne Yapmak Lazım?

Erişteyi biraz zeytinyağı koyarak (yapışmaması için) haşlıyoruz. Pişmesine yakın tuzunu ekliyoruz ki, pişirmeyi geciktirmesin ama tuzun tadını da erişteler içine çeksin. Erişteyi süzüp bir kenara akılıyoruz. Aynı tencereyi tekrar ocağa koyup, içinde tereyağını eritiyoruz. Tereyağı iyice kızdığı zaman ceviz, Şam fıstığı ve bademi içine atıp kavurmaya başlıyoruz. Kuru yemşlerimiz iyice parlayıp, çıkan koku dayanılmaz güzelliğe ulaştığında altını kapatıp süzdüğümüz erişteyi tekrar tenceye kuru yemişlerin üzerine boşaltıp karıştırmaya başlıyoruz. Karıştırma sırasında tüm malzemenin eşit ısıya gelmesi için ocağın altı çok hafif açılabilir. Lakin bu işlemi yaparken karıştırmayı hiç bırakmamak lazım çünkü erişteler anında tencereye yapışabilir.

Sizi bir iftar saatinde "ne pişirsem" işkencesinden kurtarmış olmayı ümit ederek selamlıyorum.

Afiyet, bal ve şeker...

SAD

14 Haziran 2015 Pazar

Karnı sürekli aç gezen ev çocuğuna sofistike et sote ;)

Fotoğraflar SAD
Soya Sosu, Susam ve Sofistike Et Sote

Annemsiz geçen günlerde mutfağın dümenine tümden ben geçiyorum. Bu da bir anlamda Kerem'i ihya etme görevinin bana geçmesi demek oluyor. Evdeki malzemelere bakıp voleyboldan dönmeden önce ona bir şeyler yapayım dedim. Orataya bu çıktı.

Ne Lazım?

- Yarım kilo dana kuşbaşı 

- 10-15 adet küçük mantar (Kuşbaşı et boyuna yakın seçiriyorum ki doğramaya gerek kalmasın. Böylelikle hem mantarın kara iç rengi ortaya çıkıp yemeğin rengini bozmuyor hem de şeklen pek hoş duruyor.

Bir kahve fincanı soya sosu
- Yarım kahve fincanı susam
- Bir bardak su
- İki yemek kaşığı tereyağı
- Kekik


Peki Ne Yapmak Lazım?

Yine yayvan tavamızı alıyoruz. İçinde tereyağını erittikten sonra önce susamları atıp çeviriyoruz. sonra etleri atıp sularını salana kadar çevirmeye devam ediyoruz. Ardından mantarlar için de aynı işlemi uygulayıp soya sosunu ekleyip 5 dk. karıştırarak sotelemeye devam ediyoruz. Ardından bir bardak su ekleyip, kapağını da kapatıp 15 dk tıkırdamaya bırakıyoruz. Suyunu iyice çekip, susam ve soya sosu karemelize bir kıvamda et ve mantarları sarmışken yani tıkırdamanın son 5 dk'sında kekiği ekliyoruz. Kekik fazla pişip acı tadını salmasın. ;)

Afiyet, bal ve şeker...

SAD 

10 Haziran 2015 Çarşamba

Enginarı Kıymaladık. Pek de Güzel Oldu...

Fotoğraf Ayşe Dayı


Kıymalı Enginar fikrini ilk defa kendisi de bir mutfak cadısı olan datlu arkadaşım Beyhan'dan duymuştum. Onun daha sade yaptığı bu güzelliğe ben zeytinyağlı dolma içini katınca, ortaya Enginarı Kıymaladık çıktı. Bakınız şöyle yapılıyor.

Ne lazım?

- 7-8 adet orta boy enginar
- 2 adet orta boy soğan
- 250 gr kıyma (yarı dana yarı kuzu koyabiliyoruz. Tercihen)
- Bir çay fincanı pirinç
- Bir avuç kuş üzümü
- Bir avuç ceviz (dolmalık fıstık da olur, lakin ceviz daha hoş oluyor bence. Dikkat! Cevizi dişe gelecek biçimde küçültüyoruz. Robotla parça pinçik etmek yok.)
- Bir klasik çay bardağı (ince belli olanından) zeytinyağ
- Bir yemek kaşağı tereyağ
- Bir tatlı kaşığı tarçın
- Bir tatlı kaşığı yeni bahar
- Bir tatlı kaşığı tuz
- Bir tatlı kaşığı şeker
- Yarım limon
- Yayvan bir tencere


Peki ne zamak lazım?

Tenceremize zetinyağ ve teryağını koyup, orta hararetli ocakta kızdırıyoruz. Tereyağı tamamen eriyip küçük boncuklar çıkardığında soğanları atıyoruz. Soğanlar mağlum rengi alınca önce cevizi sonra kıymayı atıp bu üçlüyü biraz daha çeviriyoruz. Adından baharatı, ıslattığımız princi ve kararında suyu da ekleyip 10-15 dakika tıkırdatıyoruz. Ben pirinci yıkadıktan sonra sıcak suda yumuşatıyorum. Vitamin ve lezzet açısından bu suyu direk yemeğe atmayı tercih ediyorum. Karışım suyunu çekince cam bir kaseye alıyoruz ve tencereyi büyükçe bir bardak sıcak suyla çalkalayıp bu suyu da bardağa geri boşaltıyoruz. Yine bu işlem de lezzet için mühim bir taktik. Enginarları tencereye yerleştirip, içlerini  hazırladığımız karışımla dolduruyoruz. Artan karşımı tencerenin boşluklarına eşit olarak yayıyoruz. Ardından bardaktaki suyu tencerinin bir kenarından yavaş yavaş boşaltıyoruz. Burada karışımı havalandırmamak için çok usul usul davranmak mühim. Sıktığımız yarım limonun yarısını da - bu yarının yarısı önemli! yoksa pek ekşi olur maazallah- aynı incelikle ekledikten sonra, 45-50 dakika arası kısık ateşte pişiriyoruz.

Yanında taze naneli, reyhanlı patates salatası güzel eşlik edebilir.


Afiyet bal ve şeker...  ;) 

SAD


6 Haziran 2015 Cumartesi

Uydurukçu'dan dünyaya! Deneme bir ki.. bir ki... Kokular geliyor mu acaba?



Fotoğraf SAD

Merhaba!

Birkaç zamandır çevremdekilerin ısrarlı bıdırdamaları üzerine buradayız. Uydurukçu mutfakta...


Uydurukçu Mutfak benim mutfaktaki onu ona karıştırıp, yeni lezzetler ortaya çıkarmamdan doğan bir proje. Ve aslında ilerde kocaman bir masada birbirini tanımayan grupların beraberce yemek yedikleri, açık mutfak, tamamına hi-fi sistem kurulmuş, müzikleri sizin seçebileceğiniz, tahta, seramik,cam, pamuk ve keten gibi neredeyse tamamının organik kullangaçlar ile döşendiği bir lokanta hayalinin sanal hali...

Niyetim her hafta birer ikişer tamamen kendi kendime uydurduğum, ordan burdan alıp içine Seben'ce bir şeyler kattığım ya da çok geleneksel bir tadı yeni baharatlarla şenlendirdiğim tarifler ve bu tariflerin hikayelerini sizlerle paylaşmak.

Şimdiden afiyetle,

SAD